Yeni Medya, Toplum ve Kamusal Alan

Bu kitapta, günümüz toplum ve kültür için vazgeçilmez hale gelen yeni iletişim ve bilgi teknolojilerinin kamusal alan tartışmaları açısından önemi çeşitli boyutlarıyla ele alınmaktadır. Enformasyon ve iletişim teknolojilerindeki tüm olası sonuçların akademik tartışmaları 90'lı yıllardan itibaren demokratik bir ütopyanın kapısını aralamıştı. Açılan bu kapıda beliren ilk imge “kamusal alan”dı. Jürgen Habermas için kamusal alan, ortak yarara yönelik kamusal ilgiler dolayısıyla bir araya gelen yurttaşlardan oluşmaktaydı. Tüm yurttaşların eşit olarak yayılmasına açık, devletin dış sivil bir alanda akıllı kalması yoluyla demokratik bir sistem karar alma genişleyebilirdi. 17. ve 18. yüzyılda yeşerdiği ileri merkezi kamusal alanda genel yurttaşların bir araya gelerek edebi kamular mevcuttu, ardından tekno-ekonomik değişimlerle birlikte kamusal alan dönüşüme uğramış, katılım neredeyse olanaksızlaşmıştır. Bu süreçte devlet ve piyasa tekellerinin şekillendirdiği medya sistemlerinde kendilerine yer bulamayan yurttaşlar dağılıyor ve madun kimlikler sistemi sisteminde temsil edilme imkanlarını kaybetmişler. Buna karşın, son dönemdeki enformasyon ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerle birlikte daha önce kitle medyası dosyalarının kendilerine yer bulamayanların yeniden kamusal alana katılma imkânına sahip olup olmadığını sorma, iletişimin temel ilgilerinden biri haline gelinceye kadar bu kitap temel sorunsalını da oluşturur... Tanıtım Metni