Ziyafet

"İnsan unutmak istediklerini hatırlayıp duruyor da bilmek hiç kimseden gelmiyor! Oysa çocuk olmak ne kolaydı. Bu arada incecik çizgi o zaman yoktu, seçim yapma özgürlüğü vardı. İstemediği şeyleri hemen unutmak istedikleri bir daha hiç terk etmemek üzere kendi yaşadığı katardı. Bunu artık sürdürmemeyi, büyümekle ilgili sevmediği şeylerin hayalinde." Genişliğimiz gibi mevcut, sevdiğimiz insanların yanı başımızda olduğu sofralarda sadece güzel şeyler üzerine mi konuşuruz ya da çocukluğumuzda mutfaktan gelip bizi dünyanın en mutlu insanı olan o koku, ölene kadar bize aynı şeyleri mi hissettirecek? Güzin Yalın, Ziyafet'te bazen bir sofradan, bazen kaynayan tencerenin gittiği; Bazen de iki arada bir derede ağza ancak bir lokma atlanabilen sıkışık anlardan ve kalabalık zamanlardan yola çıkarak samimi hayatların tam ortasında yerleşik öyküler anlatıyor: aşklar, geçişler, yeni yeni heyecanlar, yalnızlıklar… Tanıtım Metni