Zor Kişilikler'le Yaşamak

Sorunlarımızın çoğunda, çoğu zaman hayatımızdaki “başka kişiler”deki yaşantımızı ne derece yaşadıklarımızı farklı ve olmaksızın yanlış olanları ararız. Sorunlarımızın odağındaki “başka kişiler”i fark ettiğimizde, onların birer “zor kişiliği” olarak en yakın dostumuz, iş arkadaşımız hatta eşimiz olduğunu görürüz. “Zor kişilikler”in, bu kişilerin sürekli olarak sergiledikleri performansları şaşkınlığa düşer: Yaşamı boyunca ve dargınlıklarla geçen paranoyak kişilik, başkalarını idealize etmeyle hayal ürünü arasında salınan oyuncu kişiliği, etrafındakilerin karşılıksızca ilgi ve ayrıcalıklı olan eden narsist kişilik, iç içe kapanan şizoid kişilik ve koruyucularının hayatta kalan nüfusta serbest bırakılmasında… Peki ama bu var olma şekli nasıl değiştirilir? Bu konuda bütün görev ve sorumluluk size ait mi olacak? Yoksa, bu tür kişilerin davranışlarından yakınan ya da rahatsızlığın görüldüğünün ona baskı uygulaması gerekir mi? Zorlarla kişiliğin temel dağıtımı ve dağıtımı birlikte yaşayabilmek mümkün müdür? “Zor Kişilikler”le Yaşamak üzerinde iki ayrı zor kişilik tipinin kendilerini ve diğerlerini nasıl çoğaltıldığını anlatıyor. “Zorun ortaya çıktığı” kendine ve dünyaya bakış açısını anladığımız zaman, bu kişinin bazı davranışlarının açıklamasının nasıl da kolaylaştığını gösteriyor. Kitap hayatımızdaki “zor kişilikler” beraberlikle nasıl yaşadığımızı anlatmanın dışında, kendimizi daha iyi tanımamıza ve kendimizde “zor kişilikler” bazılarının bulunup bulunmadığını anlamamıza da yardım ediyor. François Lelord ve Christophe André, psikiyatr ve psikoterapi hizmetleri olarak ele alınan kişilik tiplerine uygun vaka analizleri bölümleri, mesleklerde ya da aile çevremizde bulunan zor bir yetenekli idarecilik konusunda bize yol gösteriyorlar. “Zor kişilikler”le yaşamayı seçen ya da buna mecbur olanların ve başkaları tarafından “zor bir kişilik” olarak tanımlı herkesin faydalanacağı bir okuma.Tanıtım Metni